DEVAM: 6- Allah
Yolunda Cihad Edenlerin Fazileti
12931
FARKLI
16. Ebu Musa (r.a.)
- - (-)
12929 (1)- Ebu Bekr b.
Abdullah b. Kays der ki: Düşmanla karşı karşıya iken babamın: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Cennet kapıları kılıçların gölgesi
altındadır'' buyurdu" dediğini işittim. Oradan eski püskü giyimli bir adam
kalkıp: "Ey Ebu Musa! Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den bunu
bizzat sen işittin mi?" diye sorunca, babam: "Evet!" dedi. Bunun
üzerine soran adam arkadaşlarının yanına döndü. "Size selam olsun!"
diyerek kılıcının kınını kırdı ve ölene kadar düşmanla savaştı.
[Sahih]
Diğer tahric: Müslim,
imaret (3/1511), Tirmizi 41186 (1659) ve Bağavi, Şerhu's-Sünne'de (10/353) rivayet
ettiler.
12930 (2)- Ebu Bekr b.
Abdillah b. Kays der ki: Düşmanla karşı karşıya iken babamın: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Cennet kapıları kılıçların gölgesi
altındadır'' buyurdu" dediğini işittim. Oradan eksi püskü giyimli bir adam
kalkıp: "Ey Ebu Musa! Nebi'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu bizzat
sen işittin mi?" diye sorunca, babam: "Evet!" dedi. Bunun
üzerine soran adam arkadaşlarının yanına döndü. "Size selam olsun!"
diyerek kılıcının kınını kırdı ve ölene kadar düşmanla savaştı.
[Sahih]
17. Muaz b. Enes
- - (-)
12931- Sehl, babasından
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabına savaşa
çıkmalarını emretti. Adamın biri geride kalarak ashabla birlikte yola çıkmadı.
Ailesine: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile öğle namazını
kılacağım. Ona selam verip vedalaşacağım. O da bana, kıyamet gününde şefaatçim
olacak bir dua edecek, ondan sonra diğerlerine yetişeceğim" dedi. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazı kıldırdıktan sonra adam selam vererek
yanına geldi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Arkadaşların seni
ne kadar geçtiler biliyor musun?'' diye sorunca, adam: "Evet! Onlar sabah
yola çıkıp beni geçtiler" karşılığını verdi. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Canım elinde olana yemin olsun ki fazilet
bakımından seni iki doğu ve iki batı arasındaki uzaklıktan daha da çok
geçtiler'' buyurdu.
[Hasen]
Diğer tahric: Taberani,
el-Mu'cemu'l-kebir'de (20/423) rivayet etti.
Heysemi (9469) der ki:
"Hadisi İmam Ahmed rivayet etmiş olup, ravilerden Zebban b. Faid'i Ebu
Hatim güvenilir kabul etmiş, bir grup alim zayıf addetmiştir. Diğer ravileri
güvenilir kimselerdir."
18. İbn Abbas (r.a.)
- - (-)
12932 (1)- İbn Abbas der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir müfreze çıkardı. İçlerinde
Abdullah b. Revaha da vardı. Çıkacakları gün bir Cuma gününe denk düşünce
Abdullah: "Ben geride kalacağım. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
Cuma namazını kıldıktan sonra da diğerlerine yetişirim" dedi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Cuma namazını kıldırdıktan sonra Abdullah'ı
görünce: ''Neden sabah vakti arkadaşlarınla birlikte yola çıkmadın?'' diye
sordu. Abdullah: "Seninle Cuma namazını kılmak istedim. Namazdan sonra da
peşlerinden gideceğim" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Dünyada ne varsa hepsini infak etseydin dahi onların sabah vakti
çıkmakla kazandıklarını kazanamazdın'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Tirmizı
(3/13) ve Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de (12081) rivayet ettiler.
12933 (2)- İbn Abbas der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Zeyd komutasında Mute'ye bir ordu
çıkardı. Zeyd'in ölmesi halinde komutayı Cafer'in, Cafer'in ölmesi halinde de
komutayı İbn Revaha'nın almasını emretti. Ancak Abdullah b. Revaha diğerleriyle
birlikte çıkmayıp geride kaldı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Cuma
namazını kıldırdıktan sonra onu görünce:''Neden geride kaldın?'' diye sordu.
Abdullah: "Cuma namazını seninle kılmak istedim" deyince, Allah
Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah yolunda sabah veya akşam yol
almak dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır'' buyurdu.